7 Eylül 2010 Salı

SEN ya da SONSUZ

I


Duru bakışlarını bir yudumda alıp içime

Gölgende serinlettim ruhumu

Sen!..

Masal zamanlarının masum çiçeği,

Hayatıma tırnak arası giren im:

Sanadır bu şiirim.


II


Sen düşümdeki gülüşsün

Gece yakamozum, sabah çiyim

Dingin limanısın en fırtınalı günlerimin.

Hayatla ölümün kesiştiği gezegensin.

Cansuyumu senden alır

Senden giderim ölüme, gideceksem

Ki geride tek aşkım kalır...


III


Sen çocuk yüreğimin vefalısı

Muzip ve ayıp oyunlarıma ortak

Özgür düşüncelerimin çiçekli yolusun

Kilitli kapılarıma maymuncuk...


Yabanmersini, ıtırlı bahçe

Denizyosunu ve menekşe

Ben diyeyim bir ömürlük, sen de bir tomurcuk

Solmayan gülümsün işte, başka söze ne hacet...


IV


Sen gökyüzümde bir göktaşı

Düştüğün her yürek

Benim boğulmama sebep

Sen yüzüme vuran yağmur damlası,

Yaşamla aramdaki ırmak

Ki köpükler kadar ak...


Sen içli bir uzun yol türküsü

Dokuz sekizlik arabesk

Ben seni her dinlediğimde mest.


V


Kaç dolunay devirdi bilir misin bu yürek

Kaç yıldızsız gece alkole yatırıldı

Tanyeri kızıllığı

Sensiz kaç kere ağartıldı?


Kaç tırtıl kaç koza ördü

Kaç kelebek sığdıramayıp sevdasını

Yüreğinin duvarlarını yıktı

Kaç Ferhat kaç Şirin kendi ölümüne doğdu?


Kaç mevsim bezedim bekleyişinle

Kaç yaprak rengini verdi hazana

Beynimi kemiren tek bir soruyla

Kaç şiir yolladım, beni duysana...


VI


Denizini kaybetmiş bir akarsu sevdam

Bu kıyıda ben, orada sen

Aramızda saçların uzanıyor


Kuvvetli bir avaz

Seni seviyorum, seni seviyorum, seni seviyorum..

Sesim kısılıyor


Kan kuyusu gözlerim

Seni görememekten yorgun

Ellerimde hasretinin yükü var

O eller ki sıcaklığına vurgun...


VII


Seni sevdiğim için

Seni sevmeme sebep olduğu için

hayatı

Acıların buruk tadını,

Sana benzediği için

Yanımdaki oynak kadını

Seviyorum... çünkü

Sevmeyi biliyorum.


VIII


Sen giderken

Kentimin tüm evleri yıkılıyor

Büyük boşluklarda esiyor ayrılığın fırtınası

Elimdeki gülü veremiyorum

Gülemiyorum

Sana gelemiyorum


Sen giderken

Eflatun düşlerim üşüyor

Süzülerek gittiğin yol

Bana taş diken oluyor


IX


Sana giden yollarda

Kaç kanat vurursa vursun

Göçebe yüreğim

Hep bir eksik


Varken yok

Yokluğunda bile çok

Ulaşılmaz aşk

Güneş yanığı sevdamsın


X


Kime sorsam

"Nasıl etsem, nasıl yapsam da"

Seni

Menekşeli yarimi

Yüreğimin yağmur kokusunu bulsam


Sen ki,

Parça bulmacada eksik kalan

Nefesimden cama yansıyan

Buğu

Dingin yüreğimde salınan kuğu

Ve bahçemin her dem taze tomurcuğu

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder