19 Ekim 2010 Salı

Yeni Akım: İNTERNET EDEBİYATI

Geçtiğimiz günlerde internet üzerinde kurulmuş bir sanat grubunun düzenlediği panelde, panelistlerden Veysel Çolak sözkonusu grubu sanatçı kabul etmedi, "siz 'sanal'sınız... herhangi bir tüzel kişiliğiniz yok" dedi.

Kendince haklıydı... Teknolojiden uzak, kendini yazıya adamış, yeniliklerden habersiz yaşayan bir sanatçının internetteki bu taze kaynağı görmezden gelmesi normal karşılanabilir. Ama inkar edilemez bir gerçek var ki "internet kuşağı" sanatçıları gümbür gümbür geliyor.

Bir zamanlar basılı dergilerin kıyısından geçmeye cesaret edemeyen bir sürü "ürkek serçe" internet sayesinde kendilerini gösterebilme ve geliştirme imkanı buldu. Şimdilerde çoğunun basılı kitabı, bir zamanlar kapısından girmeye korktukları dergilerde yayınlanan sayfa sayfa şiirleri-yazıları var.

Her edebi akım başlangıç döneminde reddedilmiş, kabul görmemiştir. Ancak... ikinci yeni'den sonra belki de en geniş kitle hareketi sayabileceğimiz internet sanatçıları ile edebiyatın soluğu daha bir kuvvetlenmiştir.

Teknoloji geliştikçe ve sanatın genelgeçer kurallarını zorladıkça sanal ile gerçek arasındaki fark da giderek azalmakta. Artık sanal sanatçılar "gerçek" ürünleriyle realitenin içine sızıyorlar. Bu durumdan en çok rahatsız olanlar ise sanatı geçim kapısı yapmış olan "tüccar" anlayışlı dergi sahipleri.

Bir zamanlar eseri yayınlanan sanatçıya telif ödenirken, bu günlerde artık sanatçılar yazılarını yayınlatabilmek için dergi sahiplerine bedel ödemekteler. Oysa internet grubunun kimseye minneti yok. Çünkü adını duyurmak için dergilerden daha geniş kitleye hitap eden bir mecraya sahipler. Hal böyle olunca sanatın kaymaklı kısmında gözü olanların tepkisini çekmeleri de doğal elbette.

Ancak devran döndü ve yeni kuşak yatağını buldu, gürül gürül geliyor.


Kabul edilse de, edilmese de...


(Bu yazı, 2006 Kasım ayında yazılmıştır)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder